Laplace’ın Şeytanı, evrendeki tüm olayların, evrenin ve içindeki tüm parçacıkların konum ve hızlarını bilen bir varlıktır. Bu varlık, bu bilgileri kullanarak evrendeki tüm olayların gelecekteki seyrini de tam olarak hesaplayabilir.
Laplace Şeytanı, kaderin mutlak olduğunu ve geleceğimizin kaçınılmaz olduğunu savunan bir kavramdır. Ancak, bu kavramın gerçekçi olup olmadığı, bilim dünyasında hala tartışılan bir konudur.
Bu yazıda, Laplace Şeytanı nedir? ve bu kavramın gerçekçi olup olmadığını tartışacağız.
Pierre-Simon Laplace: Bir Dahi ve Onun Düşünsel Deneyi
Pierre-Simon Laplace, 18. yüzyıl Fransız matematikçisi, gökbilimcisi ve fizikçisiydi. Newton’ın yerçekimi teorisini güneş sistemine uygulayarak gezegenlerin yörüngelerindeki tüm sapmaları başarıyla açıkladı ve güneş sisteminin yapısal değişiminin kavramsal bir görünümünü geliştirdi.
Ayrıca, bilimsel verileri yorumlamak için olasılığın yararını gösterdi. Laplace, bir köylü çiftçisinin oğluydu. Erken yaşamına dair çok az şey biliniyor, ancak Beaumont’daki askeri akademide matematik yeteneğini hızla gösterdi. 1773’te ana yaşam çalışmasını – Newton’ın yerçekimini tüm güneş sistemine uygulamayı – özellikle zor bir problemle ele alarak başladı: Jüpiter’in yörüngesinin sürekli küçülürken Satürn’ün sürekli genişlediği nedeniydi.
Laplace, 1773’te gezegensel ortalama hareketlerin (ortalama açısal hız) değişmezliğini ilan etti. Bu keşif, güneş sisteminin stabilitesinin kurulmasında ilk ve en önemli adımdı ve Newton’dan bu yana fiziksel astronomideki en önemli ilerlemeydi.
Laplace, 1787’de Ay’ın ivmelenmesinin Dünya’nın yörüngesinin eksantrisitesine bağlı olduğunu ilan ederek güneş sisteminin teorik tanımından son görünen anomaliyi ortadan kaldırdı.
Laplace’ın çalışmaları, güneş sisteminin yapısı ve evrimi hakkındaki anlayışımızı kökten değiştirdi. Ayrıca, olasılık teorisi ve matematiksel astronominin gelişiminde de önemli bir rol oynadı.
Düşünelim: Böyle bir şey nasıl mümkün olabilir?
Bir an için düşünün, evrenin tüm bilgisine anında sahip olan bir varlık olsaydı. Bu varlık, evrenin her parçası hakkında ayrıntılı bilgiye sahip olurdu. Geçmişi ve geleceği mükemmel bir şekilde tahmin edebilir, bugünü anlayabilirdi. İşte bu, Laplace’ın Şeytanı’nın düşünce deneyidir.
Her Şeyi Bilir mi?
Laplace’ın Şeytanı kavramına göre, bu varlık evrendeki her şeyi her ayrıntısıyla bilmektedir. Sadece anın değil, geçmişin ve geleceğin de bilgisine sahiptir. Atomaltı parçacıkların hareketlerinden, evrendeki tüm güçlerin etkisine kadar her şeyi kavramıştır. Bu varlık, gerçek bir bilgelikle donatılmıştır ve geleceği tahmin edebilme yeteneğine sahiptir. Ancak bu yetenek, evrenin belirli bir anda deterministik bir şekilde işlediği kabul edildiğinde geçerlidir. Bu durumda şimdi, geçmişin sonucu ve geleceğin sebebi olarak kabul edilir.
Neden Şeytan’ların Bilgisini Bekleyemeyiz?
1814 yılında Pierre Simon Laplace tarafından önerilen Laplace’ın Şeytanı, tüm bilgiye sahip bir varlığın herhangi bir anı tahmin edebileceğini betimler. Ancak, Laplace’ın Şeytanı’nın dayandığı evrenin deterministik modeli, bugün bilim insanları tarafından geniş bir kabul görmemektedir. Determinizm kavramı, belirsizlik mekaniği ve karmaşa gibi faktörler tarafından sorgulanır ve Laplace’ın Şeytanı’nın varlığını olası kılmaz. Ayrıca, kuantum mekaniğindeki belirsizlik ilkesi ve özgür irade kavramı, Laplace’ın Şeytanı’nın geleceği doğru bir şekilde tahmin etmek için gereken kesin bilgiye sahip olma olasılığını daha da zayıflatır.
Determinizm ve Laplace Şeytanı
Determinizme Karşı Zorluklar
Deterministik Evren Modeli: Laplace’ın Şeytanı’nın dayandığı evrenin deterministik modeli, bugün birçok bilim insanı tarafından evrenin tamamen öngörülebilir ve deterministik bir şekilde çalıştığı fikrine karşı çıkan bir fikirdir.
Kuantum Mekaniği ve Karmaşa: Kuantum mekaniği ve karmaşa teorisi, parçacıkların ve karmaşık sistemlerin davranışlarına içsel belirsizlik ve öngörülemezlik getirir. Bu, Laplace’ın Şeytanı’nın tam bilgiye dayalı olarak geleceği doğru bir şekilde tahmin etme yeteneğini zayıflatır.
Heisenberg Belirsizlik İlkesi: Heisenberg belirsizlik ilkesi, bir parçacığın konumunu ve hızını aynı anda mükemmel bir doğrulukla belirlemenin imkansız olduğunu belirtir. Bu ilke, Laplace’ın Şeytanı’nın geleceği doğru bir şekilde tahmin etmek için gereken kesin bilgiye sahip olmasını imkansız hale getirir.
Entropi ve Termodinamik Tersinirlik: Entropi kavramı, bir sistemdeki düzensizliği ölçer ve ikinci termodinamik yasasına göre zaman içinde artar. Bu entropi artışı, bir sistemin gelecekteki durumunu bugünkü durumuna dayanarak doğru bir şekilde tahmin etmeyi giderek daha zor hale getirir.
Kaos Teorisi ve Kelebek Etkisi: Kaos teorisi, karmaşık sistemlerin başlangıç koşullarındaki küçük değişikliklere duyarlılığını vurgular, bu sıklıkla kelebek etkisi olarak adlandırılır. Bu duyarlılık, öngörülemez sonuçlara yol açar ve Laplace’ın Şeytanı’nın deterministik doğasını daha da sorgular.
Laplace’ın Şeytanı ve Özgür İrade
Laplace’ın Şeytanı’nın var olması durumunda, evrende özgür iradeye yer kalmazdı. Her şey, geçmişten günümüze, belirli bir neden-sonuç ilişkisi çerçevesinde belirlenmiş olurdu.
Felsefeci David Hume, “İrade Özgürlüğü Üzerine Bir İnceleme” adlı eserinde, determinizmin özgür irade ile bağdaşmadığını savunmuştur. Hume’a göre, özgür irade, insanın kendi eylemlerini belirleme yeteneğidir. Ancak determinizme göre, insan eylemleri, geçmişteki olaylara bağlı olarak belirlenir. Bu durumda, insan eylemlerini belirlemek için gerekli tüm bilgiye sahip olan Laplace’ın Şeytanı, insan eylemlerini önceden tahmin edebilir.
Laplace’ın Şeytanı: Gerçekçi Bir Düşünsel Deney mi?
Laplace’ın Şeytanı, evrende özgür iradeye yer olup olmadığını sorgulamamızı sağlayan ilginç bir düşünsel deneydir. Ancak bu deneyin gerçekçi olup olmadığı tartışmalıdır.
Laplace’ın Şeytanı’nın var olması için, evrenin tüm güçlerini ve yasalarını anlamamız gerekir. Bu, günümüz teknolojisi ile mümkün değildir. Ayrıca, Laplace’ın Şeytanı’nın evrendeki tüm varlıkların konumlarını ve hareketlerini ölçebilmesi gerekir. Bu da, evrenin sonsuz büyüklüğü ve karmaşıklığı göz önüne alındığında, pratik olarak mümkün değildir.
Tanrı Zar Atar mı?
Stephen Hawking’in bir konferansında, Laplace’ın Şeytanı’na ve Einstein’ın Tanrı var ve zar atmaz hakkındaki ifadesine yanıt verirken, Tanrı’nın evrenle zar attığını savunuyor. Bu, bir anın her şeyi bilmek, geçmiği ve geleceği garanti etmez. Kuantum mekaniği ve karmaşa, Laplace’ın Şeytanı’nın varlığını imkansız kılar. Ancak, Laplace’ın Şeytanı, evrenin deterministik modelini anlamada önemli bir kavram olarak kalır. Determinizm kavramı bilimde değerli olmuş olsa da, evren karmaşık ve belirsiz bir bulmaca olarak kalır.
Laplace’ın Şeytanı, determinizm ve özgür irade kavramları üzerine yapılan tartışmaların odak noktası olan ilginç bir düşünsel deneydir. Bu deneyin gerçekçi olup olmadığı tartışmalıdır, ancak evrenin özüne dair önemli sorular sormamıza yardımcı olur.
Bir yanıt yazın