Erwin Smith Kolosal (Devasa) Titan Olsaydı Nasıl Olurdu?

Hayal edin: savaş alanı alevler içinde, Kolosal Titan’ın gümbür gümbür gelen adımları yeri sarsıyor ve bu devasa yaratığın içinde Armin Arlert yerine Erwin Smith bulunuyor. Erwin gibi kararlı ve hesapçı bir liderin Kolosal Titan’ın yıkıcı gücünü miras aldığı bir senaryoda, Attack on Titan’ın hikayesi nasıl şekillenirdi? Bu alternatif evreni keşfedelim ve Erwin’in Kolosal Titan gücüne sahip olduğu bir dünyada Keşif Birliği’nin ve genel olarak insanlığın kaderinin nasıl değişebileceğini inceleyelim.

Levi’nin Kararının Ağırlığı

Attack on Titan’ın 55. bölümünde Levi Ackerman, hayatının en zor kararlarından biriyle karşı karşıya kaldı: insanlığın mücadelesine rakipsiz bir stratejiyle liderlik eden komutan Erwin Smith’i mi kurtaracak, yoksa potansiyel bir deha olan ama henüz kanıtlanmamış bir taktisyen olan Armin Arlert’i mi? Sonunda Levi, Erwin’in insanlığın hayatta kalma yükünü fazlasıyla taşıdığını düşünerek Armin’i kurtardı.

Peki ya Levi farklı bir seçim yapsaydı?

Stratejik Bir Titan Dönüştürücü Olarak Erwin

Erwin, keskin stratejik zekası ve askerlerini ölüme götürse bile sadakatlerini kazanan liderlik yetenekleriyle tanınıyordu. Kolosal Titan olarak, bu muazzam gücü ürkütücü bir etkinlikle kullanabilecek duruma gelirdi.

Kolosal Titan’ı Seyrek Kullanmak: Armin, Titan’ın yıkıcı gücünü kullanmaktan çekinirken, Erwin bu gücü hesaplı bir şekilde kullanabilirdi. Kolosal Titan’ı yalnızca yıkımın haklı olduğu durumlarda devreye sokar, maksimum etki için minimum yan hasar sağlardı.
Komutanın Çelişkisi: Erwin’in gözlem ve liderliğe dayanan yaklaşımı, bir Titan dönüştürücüsünün yalnız doğasıyla çelişebilirdi. Onu ideal bir taktisyen yapan zekası ve uyum yeteneği, savaşın içinde yer almak zorunda kaldığında sekteye uğrayabilirdi.

Erwin Rumbling’i Destekler Miydi?

Eren Jaeger’in Rumbling planı, Paradis Adası’nın geleceğini güvence altına almak için geliştirilmiş nihai bir yıkım hamlesiydi. Erwin’in pragmatik yapısı, bunun stratejik değerini kabul edeceğini gösterse de, rastgele bir yıkıma muhtemelen karşı çıkardı.

Alternatif Çözümler: İttifaklar kurma konusundaki yeteneğiyle tanınan Erwin, Paradis’in Iceburst Stone gibi kaynaklarını kaldıraç olarak kullanarak diğer milletlerle koalisyonlar oluşturmayı tercih edebilirdi.
Marley’e Karşı Daha İyi Bir Plan: Erwin, Marley’nin Orta Doğu Müttefik Güçleriyle savaşı sırasında zayıflıklarından yararlanarak, Rumbling’e başvurmadan Paradis’in konumunu güvence altına alacak bir önleyici saldırıyı savunabilirdi.

Erwin’in Liderliği Paradis’i Nasıl Şekillendirirdi?

Erwin’in liderliği altında Keşif Birliği, ölümünün ardından yaşanan kaosu önleyebilirdi. Armin ve Hange yetenekli olsa da, Erwin’in komuta ettiği kadar saygı ve birlik sağlayamadılar. Kolosal Titan olarak geri dönen Erwin, kritik anlarda istikrar sağlayabilirdi:

Zeke ve Anti-Marley Gönüllülerinin Yönetimi: Zeke’nin niyetlerine karşı olan şüpheciliği, Paradis ordusuna Zeke’nin omurilik sıvısını sızdırdığı gibi felaketlere karşı daha sıkı güvenlik önlemleri alınmasını sağlayabilirdi.
Eren’in İsyanını Dindirmek: Hange’nin aksine, Eren’e karşı evrensel bir saygı ve korku uyandıran Erwin’in varlığı, Eren’in başına buyruk eğilimlerini dizginleyebilirdi.

Kolosal Titan Bir Diplomasi Aracı Olarak

Erwin’in vizyonu, yalnızca askeri zaferlerden öteye geçiyordu; insanlığın hayatta kalmasını güvence altına alacak gerçekleri ortaya çıkarmayı amaçlıyordu. Kolosal Titan olarak sahip olduğu eşsiz güç, hem korku hem de müzakere ihtimalini ilham eden bir caydırıcı unsur olabilirdi.

Marley’i Caydırmak: Kolosal Titan formundaki Erwin’in görüntüsü, Marley’i agresif bir misillemeden vazgeçirerek müzakere etmeye zorlayabilirdi.
İttifaklar Kurmak: Karizması ve stratejik yetenekleri, Paradis’in Titan güçlerini barışı sağlamak için bir koz olarak kullanarak Marley’ye karşı olan milletlerle ittifaklar geliştirebilirdi.

Neler Kaybedilebilirdi?

Erwin’in Kolosal Titan olarak varlığı birçok felaketi önleyebilse de, bunun bir bedeli olabilirdi. İnsanlık tarihinin gerçeklerini ortaya çıkarma takıntısı, halkının acil ihtiyaçlarıyla çatışabilirdi. Ayrıca, böylesine yıkıcı bir gücü kullanmanın duygusal yükü, onun üzerinde ağır bir etki bırakabilirdi.

Senin için daha fazla içerik 👇

Attack on Titan’ın En İyi 15 Bölümü: Seriyi Tanımlayan Destansı Anlar

Mikasa Büyük Savaştan Sonra ne yaptı? Attack on Titan 4. Sezonda Keşfedilen Olasılıklar

Erwin Smith’in Kolosal Titan olması fikri, alternatif olasılıkların bir Pandora’nın kutusunu açıyor. Benzersiz zekası, demir gibi iradesi ve karizması, Attack on Titan’ın gidişatını kesinlikle değiştirebilirdi. Ancak, serideki her karar gibi, Erwin’in hayatta kalması da kendi karmaşıklıkları ve fedakarlıklarıyla birlikte gelirdi.

Sonuçta, Attack on Titan bize Levi, Erwin veya Eren gibi her seçimin belirsiz bir geleceğin yükünü taşıdığını hatırlatır. Yazıyı yazarken bölümlere şöyle bakıyordum ki duygulanmamak elde değil. Komutan Erwin’in hatırasını yad ederken yeni Attack on Titan içeriklerinde birlikte olacağız. Görüşmek üzere.

Attack On Titan Erwin Hakkında Sıkça Sorulan Sorular 🎖

Erwin Kolosal Titan’ı Armin’den daha etkili kullanabilir miydi?

Evet, Erwin’in stratejik zekası, Kolosal Titan’ın yıkıcı gücünü daha hesaplı ve etkili bir şekilde kullanmasını sağlayabilirdi.

Erwin Rumbling’i önleyebilir miydi?

Erwin’in diplomasi becerileri ve öngörüsü, Rumbling yerine diğer milletlerle ittifakları araştırmasını sağlayabilirdi.

Erwin’in liderliği Keşif Birliği’ni nasıl değiştirirdi?

Komutan olarak geri dönmesi, birliğe birlik ve istikrar sağlayarak ölümünden sonra yaşanan bazı kaosları önleyebilirdi.

Erwin’in hırsları Kolosal Titan’ın rolüyle çatışır mıydı?

Evet, strateji ve delegasyonla başarılı olan bir lider olarak, Titan dönüştürücüsü olmak, daha geniş operasyonları denetleme yeteneğini sınırlayabilirdi.

Levi’nin Armin’i kurtarma kararı bir hata mıydı?